11.SINIFLAR

doğa,insan ve göç

                                                    DOĞA, İNSAN VE GÖÇ                    

İlk Çağ tarihinin yaşandığı sınırlar batıda İngiltere’den; doğuda Hindistan’a kadar uzanan coğrafya kabul edilmektedir.                                                                                                                                      Mezopotamya’da insanlar ilk olarak bölgenin dağlık kuzey kısmına yerleşmiştir . Çünkü taştan başka silahları olmayan bu insanlar, düz alanlara yerleşmeye cesaret edememiştir. Sonraki dönemde maden işlemeyi öğrenen buradaki topluluklar, Mezopotamya’nın düzlük alanlarında yerleşik yaşama geçmiştir.                                                                                             Yerleşik yaşamın ortaya çıkmasında kışları ılık ve yazları uzun süren Güney Mezopotamya’nın iklim yapısı etkili olmuştur.

İnsanlığın yeryüzündeki serüveninde toplumların sosyal ve ekonomik aşamaları; avcılık-toplayıcılık-balıkçılık, çobanlık, tarım ve uygarlık şeklinde sıralayabiliriz.

Doğal çevresini keşfedemeyen ve sınırlı bir alanda yaşayan insanlar, artan nüfusun beslenme ihtiyacını karşılamak için yeni arayışlara girdiler. Bunun sonucunda toprağı işlemeyi keşfettiler ve hayvanları evcilleştirdiler.

İnsanlar, yerleşik hayata geçtikten sonra beslenmek için  yer değiştirmeyi bıraktı. Bu süreçte konar-göçer yaşamı  devam ettiren toplumlar olsa da yerleşik toplumlar karşısında giderek sayıları azalmaya başladı.

göçlerin siyasi, ekonomik, dinî ve coğrafi nedenleri:                                                              Yerleşim yerleri ve iklimdeki değişikliklere bağlı geçim sıkıntısının yaşanmaya başlanması, politik değişiklikler, inanç gruplarının baskı altına alınması                                                                    EGE GÖÇLERİ :   “Deniz Kavimleri Hareketi” denilmiştir. MÖ XIII. yüzyıl sonları ile MÖ XII. yüzyıl başlarında iki aşamada yaşanmıştır. Bu göçleri yapanlar Ege ve Akdeniz’deki adalardan geldiği için  bu göçlere Ege göçleri denir.

EGE GÖÇLERİN NEDENLERİ

Yunanistan’ın dağlık bir coğrafyaya sahip olması, tarım alanlarının yetersizliği, nüfus artışı ve kıtlığın yaşanması.

Mısır’a kadar uzanan Ege göçleri sonucunda : Mısır Devleti verdiği güçlü mücadele ile kendisini korurken Anadolu’daki Hitit Devleti ise yıkılmıştır.

Amurru (Babil) Göçleri Amurrular, MÖ III. binyılın son yüzyıllarında Arabistan’dan Filistin ve Suriye çevresine göç etmişler ve daha sonra buradan da doğuya doğru göçlerini sürdürmüşlerdir.                                                                                                                                                                         Elamlar ile birlikte Sümer Devleti’nin yıkılmasında başlıca rolü oynamışlardır.                                                                                                                                    Akad Göçü Akad göçü, MÖ 3. binde Sami kökenli olan Akadların, Suriye’den Fırat Nehri’ni izleyerek Sümer ülkesine doğru yavaş yavaş gerçekleştirdiği göçlerdir.                                                                                                                                                                Bu göçler sonrasında Akadlar, Sümer kent kültürünü özümsemiş ve bu kültürü sonraki toplumlara aktarmıştır.                                                                                                                                                                       HURRİ GÖÇLERİ Mezopotamya ve çevresine MÖ III. binyılın sonlarında büyük bir göç dalgasıyla kuzeyden gelen Hurriler; Doğu Anadolu, Orta Fırat Havzası ve güneyde Filistin’e kadar geniş bir alana yayılmıştır.                                                                                                                        Frig Göçleri Frigler, Makedonya ve Trakya’dan Boğazlar yoluyla Anadolu’ya göç eden Trak boylarındandır. Bu göçler, MÖ 1200-800 yılları arasında yaşanmıştır

İç Asya Göçleri, Orta Asya’dan dünyanın diğer coğrafyalarına milattan önce ve milattan sonraki dönemlerde yapılan Türk göçleridir.                                                                                                                                                                                      İç Asya Göçleri, Orta Asya’dan dünyanın diğer coğrafyalarına milattan önce ve milattan sonraki dönemlerde yapılan Türk göçleridir

Semavi dinlerin yeryüzünde yayılmaya başlamasıyla eski dinlerinden vazgeçmek istemeyen devlet yöneticileri veya topluluklar bu yeni dine geçen insanlara baskılar yapmıştır. Bunun İlk Çağ’daki örnekleri olarak Filistin bölgesindeki Yahudi sürgünleri ve ilk Hristiyanların Roma baskısından kaçmaları gösterilebilir.

MÖ 587 yılında Babil Hükümdarı II. Nabukadnezar Yahuda Krallığını istila ederek yahudileri bölgeden sürmüştür.                                                                                                                         70 yıl sonra Babil, Pers Kralı Kiros tarafından ele geçirilmiş ve sürgünde olan Yahudilere dönüş izni verilmiştir. bu topraklara Perslerden sonra Büyük İskender ve Roma İmparatorluğu hâkim oldu. Yahudiler, MS 66-73 tarihleri arasında Roma yönetimine karşı isyan etti.İsyanı bastıran Romalılar Yahudileri başta Mısır olmak üzere çeşitli bölgelere sürdüler. MS 132-135’te ikinci defa Roma’ya isyan eden Yahudiler ‘in Filistin’e dönmeleri yasaklanmıştır.                                                                                                                                                               İlk Çağ’da dinleri nedeniyle baskıya maruz kalan diğer bir inanç grubu da Hristiyanlardır. Roma imparatorluğu gizli  şekilde yayılan Hristiyanlığa karşı tepki göstererek onların ibadet etmelerini yasakladı. Roma İmparatorluğu, IV. yüzyılda Hristiyanlığı önce serbest bıraktı sonra da resmî din olarak kabul etti.(381 Milano Fermanı)                                                       KAPADOKYA’DA   ilk Hristiyan yerleşmeler, Aziz Paulus’un bir misyonerlik gezisi sırasında burayı keşfetmesiyle başlar.

Hristiyanların bölgede yaygın olarak görülmeye başladığı dönem, III. Yüzyıldır

ANTAKYA VE İLK HRİSTİYANLAR

İsa’nın çarmıha gerilmesinden sonra Kudüs’teki Hristiyanlar baskı ve takip altına girince Antakya çok güvenli bir propaganda ve sığınma yeri hâline gelmiştir. Antakya Kilisesi’nin temelini, bu Havarilerden Petrus, Barnaba ve St. Paul atmıştır

Bugün Asya ve Afrika’da, kültürel ve dinî varlıklarını devam ettiren Süryani, Keldani ve Nasturi Hristiyanlarının var olmasında Antakya Havariyyun Kilisesi’nin kurucularının önemli katkıları olmuştur

                         SORULAR
1.İlk çağın yaşandığı sınırları yazınız.
2.Mezopıotamya'da insanlar niçin ilk olarak yüksek kesimlere yerleşmişlerdir? Mezopotamya'da yerleşik hayata geçilmesindeki en önemli etken nedir?
3.Göçlerin siyasi,dini ve ekonomik sebeplerini yazınız.
4.Ege Göçlerinin diğer ismi nedir?Ege göçlerinin sebeplerini yazınız.
5.Ege göçlerinin sonucunu yazınız.
6.Amurru(Babil) göçlerinin sonucunu yazınız.
7.Akad Göçlerinin sonucunu yazınız.
8.Dini Baskılar sonucu yapılan göçlerin isimleri nelerdir?
9.Antakya Havariyyun kilisesinin tarihteki önemini yazınız.
10.Roma imparatorluğu'nda hristıyanlık ne zaman serbest bırakılmış, hangi tarihte resmi din olarak kabul edilmiştir?