11.SINIFLAR

Modern Siyasal İdeolojiler

Modern Siyasal İdeolojiler

Siyasal veya toplumsal bir öğreti oluşturan ve bir hükûmetin, bir partinin, bir grubun davranışlarınayön veren politik, hukuki, bilimsel, felsefi, dinî, moral ve estetik düşünceler bütününe “ideoloji” denir

1815 Viyana Kongresi’nin getirdiği yeni düzen, birtakım modern fikir akımlarının da ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu akımlar: Marksizm, liberalizm, kapitalizm ve sosyalizmdir.

LİBERALİZM

Liberalizm insanların özgürlüğünü savunan bir düşünce sistemidir.

XVII. yüzyılın başlarında liberal fikirlerin ortaya çıkmasında etkili olan sorunlar

 1.Durağan sosyal yapı

2. Ekonomik faaliyetlerde yaşanan kısıtlamalar

3. Devletin elinde tuttuğu gücün yoğunluğu

4.Dinî tutuculuk

Liberal düşünürlerin, bu dört soruna karşı savundukları düşünceler:

1. Tüm bireyler eşit haklara sahiptirler (doğal haklar doktrini).

2. Ekonomik faaliyetler ve özgürlüklerin önündeki sınırlandırılmalar

kaldırılmalı (rekabetçi piyasa ekonomisi).

3. Keyfi yönetimler sınırlandırılmalı (anayasal yönetim felsefesi).

4. Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılıp din ve vicdana ait hususların kişilerin özel alanına girdiği meseleler olduğu kabul edilmeli (sekülerizm-laiklik).

Liberal akımın doğmasını sağlayanlardan biri Thomas Hobbes’tır (Tamıs Habs)Liberalizmin siyasi bir teori olarak ortaya çıkmasında ise en büyük katkıyı İngiliz filozof John Locke (Con Lok) yapmıştır.

David Hume ve Adam Smith’in çalışmaları ile birlikte ekonomik liberalizm

kimliği de tanınmaya başlandı.

KAPİTALİZM

Kapitalizm, serbest piyasa ekonomisi veya serbest girişim ekonomisi olarak bilinir. Özel teşebbüse ve piyasa serbestliğine dayalı olan bir üretim sistemidir

Sanayi Devrimi ile kapitalizm ortaya çıkmıştır

Kapitalizm İdeolojisinin Ortaya Çıkma Nedenleri

1.XIV ve XVII. yüzyıl arasında uluslararası ticaretin artması

2. Bankacılığın gelişmesi

3.Sermaye birikimine sahip yeni bir iş adamı sınıfının ortaya çıkması

4. XVI, XVII ve XVIII. yüzyıllardaki İngiliz kumaş sanayisinin büyümesi

5. Bilimin eski düzene olan inancı yıkması

6. Zenginleşen sanayi ve tüccar sınıfının (burjuvazi) XVIII ve XIX. yüzyılda kendi çıkarlarına uygun yeni bir düzen istemesi

7. Protestan Kilisesi’nin getirdiği sermaye biriktirmek anlayışını kapitalist girişim ruhu ile örtüşmesi

Proletaryanın (işçiler) haklarını korumak için sendikalar ve siyasi partiler ortaya çıktı. Kapitalizme karşı sert eleştiriler yapıldı.

Eleştirenlerin başında Karl Marx (Karl Marks) ve Friedrich Engels (Fıridrih Engils-) gelmekteydi. Bu düşünürlerin eserleri, sosyalizm ve komünizm fikirlerinin kaynağı oldu.         I. Dünya Savaşı kapitalizmin gelişiminde bir dönüm noktası oldu. Altın standardının yerini ulusal para birimleri aldı. Bankacılık hegemonyası Avrupa’dan ABD’ye geçti. Dünya Ekonomik Krizi (1929),

kapitalizme olan bakışı da değiştirdi. İnsanlar kapitalizmin kısa sürede çökeceğine inandılar ama kapitalizm kendini yenileyerek varlığını devam ettirdi.

Kapitalizmin merkezinde birey ve bireysel menfaatler ön planda tutulmuştur. KAPİTALİZMİN AMAÇLARI :                                                                                                    1. En yüksek kârı elde edebilmek,                                                                                                 2. Bireylere serbest girişim yapabileceği hakları kazandırmak,                                                  3.Üretim aşamasında devletin müdahalesini en asgari düzeye düşürmek,                           4.Üretilen malları satmak                                                                                                             5.Ekonomiyi özel kesime bırakmaktır

SOSYALİZM

Sosyalizm, apitalizmin özel mülkiyet, piyasa ekonomisi ve kâr esasına karşı çıkan bir ideolojidir.

SOSYALİZMİN AMAÇLARI: 1.Sermaye sahipleriyle işçiler arasındaki eşitsizliği gider 2.servet ve refah farklarını ortadan kaldırma,                                                                                3.üretim araçlarını toplumun mülkiyetine geçirme                                                                        4. özel mülkiyet yerine kolektif mülkiyeti oluşturma,                                                                   5.Toplumda sınıf farklılıklarını ortadan kaldırma

Karl Marx klasik Alman felsefesini, Fransız sosyalizmini ve İngiliz siyasal düşüncesini bir araya getirmiş ve kendi sosyalizm anlayışını oluşturmuştu. Üretim araçları kamuya ait olduğundan tarihsel olarak kapitalizmden sonra kesinlikle sosyalizmin geleceği iddiasında bulunuyordu.

Karl Marx, kendi sosyalist sistemini işçi sınıfına dayandırdı ve bütün dünya işçilerinin örgütlenmesine çok önem verdi. Bu doğrultuda yapılan çalışmalar sonucunda I ve II. Enternasyonaller (Uluslararası İşçi Federasyonu) kuruldu. Bu enternasyonaller işçi birliğini sağlayamadıkları gibi sosyalist düşüncede de birlikteliği sağlayamadılar

Sosyalizminin Fransa’daki en önemli savunucusu Henri de Saint Simon’dur

Dünyadaki ilk sosyalist devrim 1917’de Vladimir Ilyich Lenin liderliğinde Rusya’da gerçekleşti. II. Dünya Savaşı’ndan sonra sosyalizm yayılarak Doğu Avrupa, Uzakdoğu, Latin Amerika ve pek çok üçüncü dünya ülkelerinde yönetime gelme imkânı buldu.

Marksizm

Bilimsel sosyalizm olarak da adlandırılan Marksizm, Karl Marx ve Fredrich Engels tarafından ortaya atılan bir fikir akımıdır.  


Marksizm, ekonomik ve toplumsal olguların değişmesini sağlayan yasaları, kapitalist düzenden yeni düzene nasıl geçileceğini ortaya koyan düşüncedir

Marksizm’de irade, bireylere veya belirli bir gruba değil, işçi sınıfına verilmiştir. Marx’ın en önemli eseri Kapital’dir.

Marks’a göre kapitalist piyasadaki sermaye sahipleri, işçilerin emeğine ücretlerini vermeden el koyuyordu. Kapitalist piyasa sistemi, işçileri sömürüyor ve işçilerin büyük bir kısmına refah sağlamıyordu. Marksizm’e göre işçi sınıfı, bir sınıf mücadelesi verecek ve kapitalist sistem bu devrimle yıkılacaktı

Siyasi İdeolojilerin Toplumsal Etkileri

Liberalizm, halkın mutlak ve sınırsız yönetme gücüne sahip kralların yönetimine karşı çıkmalarını sağladı. 1789 İhtilali ile toplumlar kralların mutlak gücüne dayalı düzenlerini yıkmaya başladı. 28 Ağustos 1789’da İnsan ve Vatandaş Hakları Bildirisi’nin yayımlanması ile egemenliğin millete ait olduğu, insanların hür ve eşit doğduğu, kişilerin din ve vicdan özgürlüğüne sahip olduğu gibi ilkeler kabul edildi

Avrupa’da kral ve halk arasında meydana gelen mücadeleler sonucunda anayasalar oluşturuldu.

XIX.yüzyılın ikinci yarısında Avrupa’da birçok devlette anayasalı bir yönetim modeline geçildi. Liberalizm hareketi Avrupa’da insanları Cumhuriyet idaresiyle yönetilme fikrine de ulaştırmıştır 1820-1830  cumhuriyet

Liberalizm Avrupa’da güzel sanatları da etkiledi. Güzel sanatlarda tabiat ile tabiattaki şekilleri özgürce kullanmayı ilke edinen Romantizm akımının doğmasına yol açtı

Liberalizm ve sosyalizm ideolojileri birbirleri ile zıt görüş içinde olmalarınarağmen halka basın, din ve eğitim özgürlüklerini kazandırmada etkin bir rol oynadılar

XV ve XVIII. yüzyıllar arasında köylerden kentlere doğru göçler meydana geldi.Coğrafi Keşifler’le kapitalizm için gerekli olan servet biriktirildi. Bilimselgelişmeler, üretim araçlarındaki gelişmeler ve ulaşım-dağıtım araçlarındaki ilerlemeler Sanayi İnkılabı’na yol açtı. Sanayi İnkılabı da Avrupa’nın yeni egemen sınıfı olarak tüccarlar ve sanayicileriortaya çıkardı.Avrupalılar yeni sömürgeler elde etmişlerdir.Avrupa toplumunda bir işçi sınıfı ortaya çıktı. İşçilerin haklarının savunulması için de sendikalar ortaya çıktı.

Kapitalizm insanlara parlamenter rejim imkânı sunmuş, din ve vicdan hürriyeti tanımış ve ticarette bireysel girişimlere ve mülk edinmeye imkân vermiştir. Kapitalizm, bu olumlu yanlarının yanı sıra eşit olmayan bir servet ve gelir dağılımı da sunmuştur.

Sanayi İnkılabı’nın işçilere sunduğu olumsuz hayat şartları XIX. yüzyılda toplumsal sorunlara yol açtı. Bu durum işçi sınıfının ideolojileri olan sosyalizm ve Marksizm’in doğmasına neden oldu.

Sosyalizmin etkisi ile İngiltere’de işçi örgütlenmesine izin verildi. 1837 ve 1839 yılları arasında yaşanan işçi hareketleri sonucunda sendikal faaliyet başladı (1851). Bu gelişmenin ardından 1864’te Londra’da Uluslararası İşçi Birliği kuruldu.

Avrupa’da liberal fikirleri savunan devletler kapitalist

sistemin özüne dokunmadan işçilere bazı haklar tanıdı.                                          Marksizm’in en büyük siyasi ve toplumsal etkisi XX. yüzyılda ortaya çıktı İlk olarak Vladimir Lenin önderliğinde Rusya’da, 1917 yılında sosyalist devrim yapıldı.

İkinci bir diğer komünist devrim olan “Büyük Proleter Kültür Devrimi”, 1966- 1976 yılları arasında Mao Zedong liderliğinde Çin’de ortaya çıktı.                        Liberal toplumlardaki dinî müsamaha arttı. Demokrasinin geleceği için dinî hayat, insanların özel hayatlarıyla sınırlandırıldı. Liberal düzen, dinlere karşı değildi. Liberalizm kendi sistemini güçlendiren kamu ve özel ayrımına saygı gösterdiği müddetçe dine müdahale etmedi.Kapitalist sistemde insanın sahip olduğu dinî kimlik iş alımlarında seçenek olmaktan çıktı.                        Sosyalizm ve Marksizm’in dine karşı özel bir strateji geliştirmesine gerek olmadığıgörüşühakimoldu.                                                                                                                                                     Evrenseldeğerlerle birlikte millî kültürel değerler de erozyona uğradı. Değerlerde yaşanan aşınma ve ahlaki çöküntü toplumsal pek çok sorunu ortaya çıkardı.


1.İdeoloji nedir?Tanımlayınız.

2.
Liberalizm nedir?

3.XVII. yüzyılın başlarında liberal fikirlerin ortaya çıkmasında etkili olan sorunlar nelerdir?

4.Liberal akımın doğmasında ve siyasi bir teori olarak ortaya çıkmasında  etkili olan düşünür ve filozofların isimlerini yazınız.

5.Kapitalizm, nedir?Nasıl ortaya çıkmıştır?

6.
Kapitalizm İdeolojisinin Ortaya Çıkma Nedenleri nelerdir?

7.
Kapitilazmin amaçları nelerdir? Yazınız.

8.Sosyalizm nedir?Tanımlayınız.

9.Sosyalizmin amaçlarını yazınız.

10.Marksizm,nedir?Tanımlayınız.

11.
Marx’ın en önemli  eserinin adı nedir?

12.
Siyasi İdeolojilerin Toplumsal Etkilerinden dört tanesini yazınız.